GÜZELLİK Mİ DÜŞÜNCE Mİ?
Ewan 22 yaşına
o sene basmıştı, kendinden emin çok zeki ve çok çekici bir genç adam olmanın
asaletini taşıyordu. 10 gün sonra Kore'deki bir savaşa katılmak üzere
İngiltere'den ayrılacaktı, hiçbir şeyden korkmuyordu ama duygusallığı
nedeniyle, ülkesinden ayrılma fikri zor geliyordu ona.
Ağır adımlarla
büyük kütüphaneden içeriye girdi, bir kitap alıp oturdu ve okumaya koyuldu.
Gerçekten de çok güzel temalara değinmiş etkileyici bir kitaptı elindeki, ama
daha da güzel olanı kitabı daha önce başkasının da okumuş ve bazı yerlere
notlar almış olmasıydı. Okuyanın notlar aldığı bölümler Ewan'i da derinden etkiliyor,
notları okudukça sarsılıyordu. Kim olabilirdi bu? Hemen kütüphane memuresine
gitti ve daha önce kitabı okuyan kişinin kim olduğunu öğrendi. Holly adında bir
kadındı, adresini aldı ve eve varır varmaz bir mektup yazdı:
"Büyük
Kütüphanede bir kitap okudum. Eklediğiniz notlar karşısında hayranlık duyduğumu
belirtmeliyim. 10 gün sonra Kore'ye gidiyorum, sizi tanımak ve sizinle mektuplaşmak
istiyorum.
Cevabınızı
sabırsızlıkla bekliyorum.
"Holly'den
olumlu cevap geldi ve mektuplar ardı arkasına yazılmaya başlandı. Her yeni
mektupta birbirlerinden biraz daha etkileniyor, yüreklerini birbirlerine biraz
daha açıyorlardı. 2 sene bu şekilde geçip gitti. Ewan ve Holly birbirlerine
belki binlerce mektup yazmış, her mektuptan ayrı tatlar almışlardı.
Ewan'ın ülkeye
geri dönme zamanı gelmişti, son mektubunda Holly'i görmek istediğini yazdı.
"Ancak seni tanıyabilmem için bana bir resmini gönder lütfen" diye
ekledi.
Holly
buluşmayı kabul etti fakat resmi göndermedi. "Resmin ne önemi var ki? Bizi
ilgilendiren kalplerimiz değil mi? Yakama kırmızı bir çiçek takacağım."
dedi.
Günler
birbirini kovaladı ve Ewan ülkeye döndü. Trenden indiği ilk anda gözleri
Holly'i aradı. Bir müddet bakındı, sonra kalabalığın arasından şimdiye dek
gördüğü en güzel kadın belirdi. Uzun boylu, çok güzel, uzun sarı saçlı, masmavi
iri gözleri ve mavi elbisesiyle muhteşem bir kadındı. Kadına doğru bir adım
attı, ama yakasında hiç bir şey yoktu. Kadın gözlerine baktı ve "Merhaba
denizci, benimle gelmek ister misin?" diye sordu.
Tam o sırada
güzel kadının omzunun üzerinden, yakasında kırmızı çiçek olan kadını gördü.
Kısa boylu, şişman sayılacak kiloda, gri kısa saçlı, tozlu uzun pardösüsü ve
kalın bilekleriyle öylece duruyordu. Ewan şaşkındı, az önce hayatında gördüğü
en güzel kadından bir teklif almıştı ancak karşısında da yüreğine aşık olduğu
kadın duruyordu. Kendini toparladı ve yanından geçen dünyalar güzeli kadına
aldırmadan ilerledi. Elinde Holly'le birbirlerini tanımalarını sağlayan kitap
vardı. Elini uzattı,
"Merhaba
Holly" dedi gözlerinin içi gülerek.
"Pardon"
dedi kadın.
"Ben
Holly değilim.
Az önce
buradan geçen sarı saçlı mavi elbiseli bayan yakama bu çiçeği taktı ve bunun
hayatının sınavı olduğunu söyledi. Sizi garın çıkışındaki cafe'de
bekliyormuş..."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder